Highland Park 25

Bir ocakbaşı restoranın önünden geçerken, içeriden dışarıya vuran duman ve is kokusunu çok yoğun olmasa da alabilirsiniz. Hatta o duman kokusu bir miktar yağlı ve baharatlı yoğun kokular da taşıyor olabilir. Highland Park 25 işte bu dumanlı, baharatlı ve yağlı kokuları çok dengeli bir şekilde taşıyor. Ancak tabi ki kuyruk yağından bahsetmiyorum. Karabiber,kimyon ve tuz kokusuna karışan egzotik baharatlar baş döndürücü güzellikte. Çok güçlü bir burun. Havalandıkça açığa çıkan kokular daha ziyade odunsu kokular taşıyor. Highland bölgesine has botanik kokuları da var. Bodur maki gibi tazeleyici ve limoni kokular bunlar.

Günkurusu ve meşe aromalarına eşlik eden yoğun baharatlı çok güçlü bir damağa sahip. Kimi gövdeli viskiler çiğneme hissiyatı ve ihtiyacı uyandırır, Highland Park 25 kesinlikle çiğnemek isteyeceğiniz kadar lezzetli bir damağa sahip. Karamelize egzotik meyve aromaları ile damakta ikinci şöleni başlatan bu viski cidden çok başarılı. İlk nefes sonrası damağı kaplayan yağlı ve isli hissiyatı, burundaki ocakbaşı etkisine benzer güçte. Bir iki damla su eklediğimde bu güzel meşe aromasına eşlik eden müthiş bir greyfurt tadı da yakaladım. Birinci sınıf.

Uzun bitişinde en sevdiğim yön kesinlikle uzun olması oldu. Meşe, meşe ve yine meşe üstelik krema gibi damağı kaplıyor, nefes aldıkça egzotik meyveler ve is, Thor’un çekici gibi sert vuruşlarla kendisin belli ediyor. Meyvemsi aromaları yeşil limon kabuğu rendesi gibi sert rayihalar da saklıyor.

Birinci sınıf işçiliğe sahip bir viski. Aroma zenginliğine rağmen burun, damak ve bitişte sunduğu denge çok başarılı. Genelde bu kadar çok aromatik lezettin hele ki bu yaştaki bir viskide, her üç aşamada dengede olmasını sağlamak çok kolay olmuyor. %48.1 abv alkol seviyesine sahip Highland Park 25 bir iki çay kaşığı suyu çok iyi tolere ediyor. Harc-ı alem tüketmeye kıyamayacağım kadar özel.